Tasarım Hakkının İhlalinden Doğan Hukuk Davaları
Yazar: Hüseyin Demirbaş, avukat, Bursa
Başlıklar
Toggle
Tasarım; SMK m. 55/1′ de “ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümü” olarak tanımlanmıştır. Maddenin ikinci fıkrasında ürün; “endüstriyel yolla veya elle üretilen herhangi bir nesnenin yanı sıra birleşik bir ürün veya bu ürünü oluşturan parçaları, ambalaj gibi nesneleri, birden çok nesnenin bir arada algılanan sunumlarını, grafik sembolleri ve tipografik karakterleri” ifade ettiği belirtilmiştir.
Buna göre tasarım; ürünün bir parçasını yahut üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden bir veya birkaçı ile ilgili olabileceği gibi ürünün tamamını da kapsayabilir.
Tasarım hakkı diğer sınai mülkiyet hakları gibi mutlak bir haktır. Bu hak, sahibine, tasarımını bizzat veya lisans sözleşmesi yoluyla kullanma hakkı (olumlu kullanma hakkı) ile birlikte başkalarının izni olmadan tasarımını kullanmasını önleme yetkisi (olumsuz kullanma hakkı) sağlar. SMK ile sağlanan tasarım koruması kural olarak başvurunun SMK m. 65 hükmüne uygun şekilde tescil edilerek yayımlandığı andan itibaren başlar. Bununla birlikte, tasarım hakkını ihlal eden, tasarım başvurusu ve kapsamından haberdar edilmiş veya kötüniyetli olduğu sabit ise tescil ve yayım şartı aranmaz.
Tasarım hakkına tecavüz; tescilli bir tasarımın sahibine tanınmış olan mutlak hakkın, yine kanun da öngörülmüş şekillerde ihlal edilmesi fiilleridir.
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 81. Maddesinde tasarım haklarına tecavüz teşkil eden filler sayılmıştır.
Buna göre aşağıda belirtilen fiiller tasarımın haklarına tecavüz sayılır.
(2) Başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir.
(3) Koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmaz.
(4) Tescilsiz tasarımlar için, tasarım 57 nci maddeye göre kamuya sunulduğu takdirde, hak sahibi, tasarım hakkına yönelik ihlallerden dolayı dava açmaya yetkilidir.
Tasarım hakkına ilişkin tecavüz olarak nitelendirilen fiiller SMK m.81’de düzenlenmiş olup bu fiillerden birinin ya da birden fazlasının somut olayda mevcut olması durumunda tasarım sahibi mütecavize karşı tecavüzün durdurulması ve giderilmesi, önlenmesi, tecavüzün tespiti, tazminat davalarını açabilecektir.
Marka patent ve tasarım gibi sınai mülkiyet hakkı sahipleri ile bunlarla hukuki uyuşmazlıklar yaşayan kişi veya kurumlar hukuki danışmanlık ve avukatlık ihtiyacı duyacaklardır. Bu danışmanlığın kapsamı; marka, patent, tasarım haklarının tescili veya korunması için takip edilmesi gereken süreçler hakkında bilgilendirme ve/veya süreçlerin yürütülmesini, uygun koruma stratejilerinin belirlenmesini, marka ve patent ihlallerinde gerekli yasal girişimlerde bulunulmasını, dava açılmasını veya açılmış olan bir davada savunma yapılmasını içerir.