Başlıklar
ToggleTürkiye`de en çok hangi nedene dayalı olarak boşanma davası açılıyor. Sorunun cevabı Adalet Bakanlığı tarafından açıklanan adli sicil istatistiklerinde var.
Buna göre 2014 yılında Türkiye genelinde açılan 202 017 adet boşanma davasının;
107 586 adedini (yarısından fazlası) genel boşanma nedeni olarak da adlandırdığımız Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle açılan (Çekişmeli) boşanma davası oluşturuyor.
İkinci sırada anlaşmalı boşanma davaları var. Buna göre açılan boşanma davalarının yaklaşık üçte biri (88 176 adet ) Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle (Anlaşmalı) Boşanma davasından oluşuyor
Özel boşanma nedenlerine dayalı olarak açılan boşanma davalarının toplam dava sayısı içinde %2 civarında kaldığı gözleniyor. Buna göre 2014 yılında açılan davaların sadece
1 088 adedi terk boşanma nedenine ,
912 adedi zina boşanma nedenine,
461 adedi hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış nedenine
240 adedi suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme nedenine
178 adedi akıl hastalığı nedenine dayalı olarak açılan boşanma davasıdır.
İstatistiklerde 782 adetle Ortak Hayatın Yeniden Kurulmaması Sebebiyle ve 618 adetle Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı boşanma davası ayrı ayrı veriliyorsa da bunların ikisi de aslında aynı davadır. Tek başlık altında verilmesi doğru olurdu.
Bu arada 1 976 adet boşanma davasının da her hangi bir sınıflandırmaya tabi tutulmadığı (birden fazla boşanma nedenine dayanılmış olmasından kaynaklanabilir) ve bunların boşanma davası genel başlığı altında değerlendirildiği görülmektedir.
Boşanma, evlilik birliğinin sona erdirilmesi sürecidir ve bu süreçte çiftlerin başvurduğu nedenler, hukuki ve toplumsal açıdan önemli bir ayrım taşır. Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma nedenleri, özel boşanma nedenleri ve genel boşanma nedenleri olmak üzere iki ana gruba ayrılır. Bunun yanı sıra, bazı boşanma davaları sınıflandırılmamış nedenlere dayanır. Bu ayrım, boşanma sürecinin dinamiklerini anlamak ve toplumsal eğilimleri değerlendirmek açısından kritik bir öneme sahiptir.
Genel boşanma nedenleri, kanunda açıkça belirtilmeyen ancak evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açan her türlü durumu kapsar. En yaygın genel boşanma nedeni, Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması (TMK m.166)dır. 2014 yılı istatistiklerine göre, Türkiye genelinde açılan toplam 202.017 boşanma davasının 107.586’sı bu nedene dayalı olarak açılmıştır. Bu, toplam boşanma davalarının %53’ünden fazlasını oluşturmaktadır.
Bu durum, çiftlerin yaşadığı iletişim sorunları, değer farklılıkları ve duygusal kopuş gibi nedenlerin, evlilik birliğinin sona ermesinde ne kadar belirleyici olduğunu göstermektedir. Genel nedenlere dayalı boşanma davalarının yaygın olmasının başlıca sebepleri şunlardır:
Genel nedenler kapsamında değerlendirilen bir diğer önemli kategori ise anlaşmalı boşanma davalarıdır. 2014 yılında açılan boşanma davalarının yaklaşık üçte biri, yani 88.176 dava, anlaşmalı boşanma yoluyla gerçekleşmiştir. Anlaşmalı boşanma, çiftlerin karşılıklı uzlaşma ile evliliklerini sona erdirdiği bir yöntemdir. Bu tür davaların tercih edilmesinin başlıca nedenleri şunlardır:
Özel boşanma nedenleri, kanunda sınırlı sayıda düzenlenmiş ve belirli durumlara dayalı olarak açılan davaları ifade eder. 2014 yılı istatistiklerine göre, özel nedenlere dayalı boşanma davalarının toplam dava sayısı içindeki oranı yalnızca %2 civarındadır. Bu oran, özel nedenlere dayalı davaların oldukça nadir olduğunu göstermektedir. Özel nedenlere dayalı davaların dağılımı şu şekildedir:
Bu düşük oranların başlıca sebepleri şunlardır:
2014 yılı istatistiklerine göre, toplam 1.976 boşanma davası, herhangi bir sınıflandırmaya tabi tutulmamıştır. Bu davalar, birden fazla boşanma nedenine dayanmış olabileceği için genel veya özel nedenler arasında net bir şekilde ayrıştırılamamıştır. Sınıflandırılmamış sebeplerin varlığı, boşanma sürecinin karmaşıklığını ve çiftlerin yaşadığı sorunların çeşitliliğini yansıtmaktadır. Bu durum, boşanma nedenlerinin daha kapsamlı bir şekilde ele alınması gerektiğini göstermektedir.
Özel boşanma nedenlerinin oranının düşük olması, toplumda evlilik birliğinin sona ermesinde kişisel uyumsuzlukların ve geçimsizliklerin çok daha belirleyici bir faktör olduğunu göstermektedir. Boşanmaların büyük bir kısmı ağır ihlallerden değil, daha çok zaman içinde oluşan iletişim sorunları, değer farklılıkları ve duygusal kopuş gibi nedenlerden kaynaklanmaktadır. Bunun yanı sıra, sınıflandırılmamış sebeplerin varlığı, boşanma sürecinin karmaşıklığını ve çiftlerin yaşadığı sorunların çeşitliliğini ortaya koymaktadır.
Genel nedenlere dayalı boşanma davalarının yüksek oranı, çiftlerin evlilik birliğini sürdürmekte yaşadığı zorlukları ve bu süreçte karşılaştıkları sorunların çeşitliliğini yansıtırken, özel nedenlere dayalı davaların düşük oranı, ağır ihlallerin evliliklerin sona ermesinde daha az etkili olduğunu göstermektedir. Sınıflandırılmamış sebepler ise, boşanma sürecinin daha derinlemesine analiz edilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu veriler, aile hukuku politikalarının geliştirilmesi ve çiftlerin evliliklerini daha sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeleri için rehberlik edici olabilir.
Avukat Meral Demirbaş – Demirbaş Avukatlık Bürosu – Bursa – Ocak 2016