• +90 224 272 19 09
  • +90 542 120 86 16
  • info@demirbas.av.tr
bursa avukat logo 2bursa avukat logo 2bursa avukat logo 2bursa avukat logo 2
  • Ana Sayfa
  • Kurumsal
    • Hukuk Büromuz
    • Vekalet Bilgileri
  • Hizmetler
    • Şirketler Hukuku ve Ticari Davalar
    • Sınai Mülkiyet Hukuku ve Marka Patent Tasarım Davaları
    • Bireysel ve Toplu İş Hukuku Davaları
    • Gayrimenkul, İnşaat ve Kira Davaları
    • Boşanma Avukatı
    • Tazminat Hukuku ve Tazminat Davaları
    • Bursa Miras Avukatı
    • Bursa Ceza Avukatı
    • İdare Hukuku ve İdari Davalar
    • Vergi ve Sosyal Güvenlik Hukuku
    • İcra Hukuku, İcra Takipleri ve İcra Davaları
    • Bilişim Hukuku Davaları
    • Tüketici Hukuku ve Tüketici Davaları
  • Blog
  • İletişim
Denetimli Serbestlik Koşullu Salıverme ve Cezaevi Girdi Çıktı
7 Ocak 2025
Kıdem Tazminatı Nedir
14 Ocak 2025

Başlıklar

Toggle
  • Tutuklama ve Tutukluluk
    • Tutuklama Nedir?
    • Tutuklama Şartları
      • Somut Delillere Dayalı Kuvvetli Suç Şüphesinin Bulunması:
      • Bir Tutuklama Nedeninin Bulunması:
      • Katalog Suçlar:
      • Tutuklamanın Ölçülü Olması:
      • Tutuklama Yasağının Bulunmaması:
    • Tutukluluk Süresi:
      • Soruşturma Aşamasında Azami Tutukluluk Süresi:
      • Kovuşturma Aşamasında Azami Tutukluluk Süresi:
      • Çocuklarda Azami Tutukluluk Süresi:
    • Tutukluyken Avukatımla Görüşebilir Miyim?
      • İlgili Yazılar:

Tutuklama ve Tutukluluk

 

Tutuklama Nedir?

Tutuklama, bir kişinin suç işlediğine dair kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması durumunda, kaçma veya delilleri karartma ihtimalini ortadan kaldırmak gibi amaçlarla, mahkemece özgürlüğünün geçici olarak kısıtlanmasıdır. Tutuklama, yargılama süreci boyunca kişinin tutukevinde bulundurulmasına yol açar ve bu süreçte kişinin özgürlüğü kısıtlanır. Türkiye’de tutuklama sebepleri, usulü, karar verilmesi ve bu karara itirazlar Türk Ceza Muhakemesi Kanununda düzenlenmiştir.

Tutuklama Şartları

Tutuklama kararı verilebilmesi için, somut olayda bazı şartların birlikte bulunması gerekmektedir. Bu şartlar CMK m. 100 ‘ de açıklanmıştır.

Somut Delillere Dayalı Kuvvetli Suç Şüphesinin Bulunması:

Kişinin suç işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin bulunması gereklidir. Bu şüphe, somut delillerle desteklenmiş olmalıdır.

Bir Tutuklama Nedeninin Bulunması:

CMK m. 100/2 ‘ de bazı haller sayılmış ve bunların mevcudiyetini gösteren somut olgu ve delillerin bulunduğu durumlarda bir tutuklama nedeninin var sayılabileceği belirtilmiştir. Anılan nedenler şunlardır.

Kaçma Şüphesi: Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini uyandıran somut olguların bulunması halinde tutuklama nedeni var sayılabilir.

Delilleri Karartma Şüphesi: Kişinin delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme ihtimali olmalıdır.

Tanıklara Baskı Yapma Şüphesi: Kişinin, tanıklara veya mağdurlara baskı yapma ihtimali olmalıdır.

Katalog Suçlar:

Ceza kanunlarında tanımlanmış farklı suçların birlikte listelenerek aynı hukuki müeyyideye bağlanması katalog suç kavramını ortaya çıkarmaktadır. CMK, m. 100/3 de böyle bir katalog suç listesi yapılarak, bu suçlardan birinin işlendiği hususunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde bir tutuklanma nedeninin var olduğu düzenlenmiştir.

Tutuklama nedeninin var sayılabileceği katalog suçlar şunlardır.

  • Soykırım ve insanlığa karşı suçlar (madde 76, 77, 78),
  • Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti (madde 79, 80)
  • Kasten öldürme (madde 81, 82, 83),
  • Kasten yaralama (madde 86, fıkra 3, bent b, e ve f) ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama (madde 87)
  • İşkence (madde 94, 95)
  • Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, madde 102),
  • Çocukların cinsel istismarı (madde 103),
  • Hırsızlık (madde 141, 142)
  • Yağma (madde 148, 149),
  • Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (madde 188),
  • Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç, madde 220),
  • Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar (madde 302, 303, 304, 307, 308),
  • Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar (madde 309, 310, 311,312, 313, 314, 315),
  • 7.1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (madde 12) suçları.
  • 6.1999 tarihli ve 4389 sayılı Bankalar Kanununun 22 nci maddesinin (3) ve (4)numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu.
  • 7.2003 tarihli ve 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar.
  • 7.1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68 ve 74 üncü maddelerinde tanımlanan suçlar.
  • 8.1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 110 uncu maddesinin dört ve beşinci fıkralarında tanımlanan kasten orman yakma suçları.
  • 6/10/1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 33 üncü maddesinde sayılan suçlar.
  • 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 7 nci maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen suçlar.
  • Kadına karşı işlenen kasten yaralama suçu.
  • Sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçu.
  • Millî Eğitim Bakanlığına bağlı resmî eğitim kurumlarında yönetici, öğretmen, usta öğretici, yabancı uyruklu öğrencilerin eğitimine yönelik Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülen projelerde öğretici/öğretmen veya rehber danışman; özel öğretim kurumlarında yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğretici olarak görev yapanlar ile Millî Eğitim Bakanlığına bağlı resmî eğitim kurumları ve özel öğretim kurumlarında ders ücreti karşılığı ders okutanlara ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan öğretmenlere karşı görevleri sırasında veya görevleri sebebiyle işlenen kasten yaralama suçu.

Tutuklamanın Ölçülü Olması:

Diğer tüm şartların yanında tutuklama ölçülü olmalıdır. Ölçülülük; suç ve suçtan doğan zararla, kişinin tutuklama yoluyla özgürlüğünün kısıtlanması durumu karşılaştırıldığında mevcut olması gereken nesnel bir sonuçtur. Tutuklama, suçun ağırlığı ve kişinin tutuklanmasını gerektiren sebeplerle ölçülü bir şekilde ele alınıp uygulanmalıdır. Bir başka ifadeyle, tutuklama kararı verilirken kişinin özgürlüğünün kısıtlanmasının zorunlu ve orantılı olup olmadığı göz önünde bulundurulmalıdır.

Tutuklama Yasağının Bulunmaması:

Bazı hallerde kanun hükmü gereği, tutukluluk kararı verilemez. Tutuklama yasağı olarak adlandırılan bu durum hafif suçlar ile suça karışan çocuklarla ilgili soruşturma ve davalarda söz konusudur.

Ceza Muhakemeleri Kanunu m. 10/4 hükmüne göre;

  • sadece adli para cezası gerektiren suçlarda tutuklama kararı verilemez.
  • 2 yıldan daha az ceza verilmesini gerektiren suçlarda tutuklama kararı verilemez. Bunun istisnası vücut dokunulmazlığına karşı işlenen suçlardır. Bu suçlarda, suç için kanunda öngörülen yaptırımın üst sınırına bakılmaksızın tutuklama kararı verilebilir.

 

Ayrıca Çocuk Koruma Kanununun 21. Maddesine göre, onbeş yaşını doldurmamış çocuklar yönünden üst sınırı 5 yılı aşmayan hapis cezası gerektiren suçlardan dolayı tutuklama kararı verilemez.

 

Tutukluluk Süresi:

Tutukluluk belirli sürelerle sınırlandırılmıştır. Mahkeme, dava devam ederken duruşma oturumlarında tutukluluğun devam edip etmeyeceğine karar verir. Uzun süren davalarda, tutukluluk süresi belirli periyotlarla gözden geçirilir ve bu gözden geçirmelerde mahkemece, tutukluluğun devamına veya kaldırılmasına karar verilir.

Soruşturma Aşamasında Azami Tutukluluk Süresi:

Soruşturma evresinde tutukluluk süresi, ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işler bakımından altı ayı, ağır ceza mahkemesinin görevine giren işler bakımından ise bir yılı geçemez. Ancak, Türk Ceza Kanunu’nun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar, Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar ve toplu olarak işlenen suçlar bakımından bu süre en çok bir yıl altı ay olup, gerekçesi gösterilerek altı ay daha uzatılabilir. (CMK m. 102/4)

Kovuşturma Aşamasında Azami Tutukluluk Süresi:

Dava aşamasında en fazla tutukluluk süreleri ise şöyledir.

Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde tutukluluk süresi: En çok bir yıldır. Bu süre, zorunlu hallerde gerekçeleri gösterilerek altı ay daha uzatılabilir.

Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, tutukluluk süresi: En çok iki yıldır. Bu süre, zorunlu hallerde, gerekçesi gösterilerek uzatılabilir; uzatma süresi toplam üç yılı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar ile 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlarda beş yılı geçemez.

Çocuklarda Azami Tutukluluk Süresi:

Tutukluluk süreleri, fiili işlediği sırada on beş yaşını doldurmamış çocuklar bakımından yarı oranında, on sekiz yaşını doldurmamış çocuklar bakımından ise dörtte üç oranında uygulanır (CMK, m. 102/5)

 

Tutukluyken Avukatımla Görüşebilir Miyim?

Evet, tutukluların avukatıyla görüşme ve avukat yardımından yararlanma hakları bulunmaktadır. Türkiye’deki hükümlü ve tutukluların avukatları ile görüşme hakkı, Ceza İnfaz Kanunu ve ilgili yönetmeliklerle düzenlenmiştir. Hükümlü veya tutuklu kişiler, avukatları ile vekaletname olmaksızın da görüştürülürler. Vekaletname ibraz eden avukatlar, çalışma gün ve saatlerinde müvekkili ile her zaman görüşebilir.

Avukat ile yapılan görüşmelerin gizliliği esastır ve bu görüşmeler kayıt altına alınamaz veya dinlenemez. Ancak, olağanüstü hallerde getirilen sınırlamalar olabilir. Bu nedenle, özel durumunuz ve somut olay yönünden konunun açıklığa kavuşturulması için avukatınıza danışmanız tavsiye olunur.

İlgili Yazılar:

  1. Ceza Hukuku Nedir?
  2. Ceza Hukukunda Şikayet
Share
0
Avukat
Avukat

1 Comment

  1. Rabia Güneş dedi ki:
    11 Mayıs 2025, 15:25

    Ben şuanda Sivas açık kadın ceza evinde mahkumum benim hesabım kullanilmos kişiyi hiç tanimam rağmen 5.6 kere ifadeye gittim hallede imzan var diye cagitoyorlar sonra tutuklusun diyorlar lütfen bana yardım edin lütfen benim bı suçum yok 2ay kapalida yatırdılar dimdide bir sene daha yatar cokariyorlar lütfen yardim edin ne olur

    Yanıtla

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İLETİŞİM


Demirtaşpaşa Mahallesi Ankara yolu Cad. No:36, Tüze İş Merkezi, Kat:10, 16220

+90 542 120 86 16

+90 224 272 19 09

info@demirbas.av.tr


DANIŞMA KURALLARI VE UYARILAR

Bu web sitesinde yer alan yazı ve açıklamalarda değinilen konular soyut ve genel olarak ele alınmıştır. Bu nedenle bu yazı ve açıklamalar somut bir olay hakkında yapılmış hukuki tavsiye olarak kabul edilemeyecekleri gibi Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Meslek Kuralları kapsamında yazılı veya sözlü hukuki danışma olarak da değerlendirilemezler.
© 2023 Demirbaş Hukuk Bürosu Tüm Hakları Saklıdır. Web Tasarım web tasarım