
Başlıklar
ToggleTasarım hakları, bir ürünün dış görünümüne yönelik estetik özellikleri koruma altına alan fikri mülkiyet haklarıdır. Günümüzde tasarım, markalaşmanın ve ticari başarının en önemli bileşenlerinden biri haline gelmiştir. Bu nedenle tasarım hakkı sahipleri, ürünlerinin izinsiz kullanılmasını önlemek amacıyla hukuki korumadan yararlanmak ister. Peki, tasarım hakkı sahibi bu korumadan ne zaman itibaren faydalanabilir? İşte bu yazıda, tasarım haklarının kullanılma zamanı ve hukuki dayanakları hakkında detaylı bilgi bulacaksınız.
Tasarım Başvurusu 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 65. maddesine göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak 81. Maddenin 1. fıkrasında sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir.
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’na (SMK) göre tasarımlar, Türk Patent ve Marka Kurumu’na (TÜRKPATENT) yapılan başvuru sonucunda tescil edilir. Tescil, tasarım sahibine münhasır (özel) haklar sağlar. Bu haklar sayesinde üçüncü kişilerin izinsiz kullanımına karşı hukuki yollara başvurma imkânı doğar.
SMK m.65’e göre, bir tasarım başvurusu tescil edilip yayımlandıktan sonra, başvuru sahibi artık hukuki korumadan tam anlamıyla yararlanmaya başlayabilir.
Tasarım hakkı, tescil edilip yayımlandığı andan itibaren üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir hale gelir. Yani tasarım sahibi, yayım tarihinden itibaren tasarım hakkına yönelik ihlaller nedeniyle:
🔍 İstisna: Başvurudan Haberdar Edilen Kötüniyetli Kişiler
6769 sayılı SMK’nın 65. maddesinin ikinci fıkrası, tasarım hakkının yayım öncesinde de korunabileceğini öngörmektedir. Şöyle ki:
📌 Eğer bir kişi, henüz yayımlanmamış bir tasarımdan haberdar edilmiş ve buna rağmen tasarımı izinsiz şekilde kullanmışsa, bu kişi hakkında yine tasarım hakkına tecavüz davası açılabilir.
📌 Ayrıca, mahkemece kötü niyetli olduğu tespit edilen kişiler, yayım öncesinde gerçekleştirdikleri eylemlerden de sorumlu tutulabilir. Bu durumda, tasarım henüz kamuya ilan edilmemiş olsa bile, koruma fiilen başlar.
Bu düzenleme, tasarım sahibini kötü niyetli ihlalcilere karşı korumayı amaçlamaktadır.

6769 Sayılı SMK’nın 81. maddesi, tasarım hakkına yönelik tecavüz hallerini açıkça tanımlar. Bunlar arasında:
Bu fiilleri gerçekleştiren kişiler aleyhine tasarım sahibi tarafından hukuk davası açılabilir.
Tasarım tescili, başvuru tarihinden itibaren 5 yıl süreyle korunur ve bu süre, beşer yıllık dönemlerle toplam 25 yıla kadar uzatılabilir. Ancak, bu uzatma işlemi için ilgili makamlar nezdinde yenileme başvurusu yapılması gerekir.
Koruma süresi boyunca tasarım sahibi, tasarım tescilinden doğan her türlü hakkını ileri sürebilir, tasarımını izinsiz kullananlara karşı hukuki işlem başlatabilir ve tazminat talep edebilir. Tasarım hakkı süresi dolduğunda, tasarım kamu malı haline gelir. Bu, artık tasarımın herkes tarafından serbestçe kullanılabileceği anlamına gelir. Başka bir deyişle, koruma süresi sona eren tasarımlar, rekabetçi pazarda yeni üreticilere açık hale gelir ve ticari olarak kullanılabilir.
Tasarım hakkına yönelik ihlallere ilişkin davalar, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerinde görülür. Bu mahkemelerin bulunmadığı yerlerde ise Asliye Hukuk Mahkemeleri görevlidir.
Tescil edilmemiş bir tasarım korunabilir mi?
Evet, ancak sınırlı süreyle. Yayımlanan tescilsiz tasarımlar, yayım tarihinden itibaren 3 yıl boyunca sınırlı koruma altındadır.
Yayım yapılmadan önce tecavüz varsa, hak sahibi dava açabilir mi?
Eğer ihlali gerçekleştiren kişi başvurudan haberdarsa veya kötü niyetliyse, evet dava açılabilir.
Başvuru sürecinde tasarım hakkı ihlal edilirse ne olur?
Yine yukarıdaki şartlar sağlanıyorsa tasarım sahibi mahkemeye başvurarak korunma talep edebilir.
Tasarım hakkı, tescil edilip yayımlandıktan sonra tam anlamıyla kullanılabilir. Ancak özel durumlarda, örneğin kötü niyetli ihlalciler söz konusu olduğunda, yayımdan önce de koruma mümkündür.
Tasarım sahiplerinin haklarını etkin şekilde kullanabilmesi için başvuru sürecinde dikkatli davranması, tasarımın kapsamını doğru belirlemesi ve gerekli bildirimleri zamanında yapması büyük önem taşır.
Demirbaş Avukatlık Bürosu, Avukat Hüseyin Demirbaş, Bursa, Bursa Barosu, Mayıs 2025
